Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ATALAR DİNİNİ İZLEMEK

Tüm insanlar, doğduğu ve büyüdüğü ailenin öğrettikleri ile o ülkenin veya bölgenin dinini, kültürünü ve yaşam tarzını benimser. Bu hemen hemen herkes için aynıdır. Bu yüzden çocukluk döneminde bize aşılanan ne ise onunla yaşarız. Sorgulama gibi bir uğraşa çoğu insan girmez. Karşı olduğu politik bir duruma cephe alarak diğer safta durmak, sorgulayıp neyin doğru veya yanlış olduğuna bakmaz. Din, tüm dünyada hemen hemen atalarımızın üzerine ne bulduysak onu öğretir ve buna sımsıkıca bağlanır. İşin püf noktası burası. Ya atalarımız doğru yol üzerinde değildiler ise?! Kuran bu konuda bizi özgür kılarak sorgulamaya teşvik eder. Şimdi aşağıdaki peygamber örneklerinden bakarak atalar dinini inceleyelim. NUH PEYGAMBER Halkın ileri gelen inkarcıları, “Bu, sizin gibi bir insandan başka bir şey değildir. Üzerinize egeme olmak istiyor. Allah dileseydi bir melek indirirdi. İlk ATALARIMIZDAN böyle bir şey işitmedik.  (23:24) HUD PEYGAMBER Dediler ki: “ Sadece Allah’a edelim ve atalarımı

ŞİMDİ GELSELER

        Allah’ın son olarak göndermiş olduğu iki peygamber hakkında şimdi gelseler adı altında bir yazı yazmak istedim. Bu iki peygamberin isimleri İsa ve Muhammed. Konumuz itibari ile ile olarak İsa peygamberden bahsetmek istiyorum. İsa peygamber bilindiği üzere gelecekte dünyaya geleceği inancı çok yaygın. Gerek Hıristiyan kaynakları gerekse hadis kaynaklarında bu uydurma bilgi meşurdur. Ben bu konu üzerinde durmak istemiyorum.         İsa peygamber şu an dünyaya gelse onu ilk eleştirecek olan Vatikan olacaktır. Onun ardından da bütün kiliseler. Çünkü İsa peygamber, onların inancına ters düşen, bütün yalanları gün yüzüne çıkaran konuşmayı yapacaktır Bu sebep ile kiliseler birleşip belki de tekrar onu çarmıha germek isteyeceklerdir. Çünkü bu onların işine gelmeyecektir. Özellikle İsa üzerinden milyar dolarlar kazandıkları için onun sesini kapatmak için uğraşacaklardır. Ve en büyük yalancı olarak hapsedeceklerdir.         Muhammed Peygamberi ele alır isek; eğer gelmiş olsa onu da i

DİNİN DEJENERE EDİLMESİ

Tüm görevlendirilmiş peygamberler sadece tek bir mesaj için seçildiler. “ Allah’tan başka ilah yok “ mesajını. Bu sadece iki tane tanrı yok demek değildir. Allah’ın herşeye hakim olduğunu ve tek hüküm koyucu olarak yeterli de demektir aynı zamanda.  İsa peygamber ve Muhammed peygamber, dinin dejenere edilmesi konusunda en iyi örnektirler. İkiside aynı dini yani İbrahim peygamberden gelen “ Barış ve Esenlik “ dini olan İslam dinidir.  İlk olarak İsa peygamberi ele alır isek, İsa, moneteist din anlayışına yani tek tanrı din anlayışını savundu ve İnsanlara bu yönde mesaj iletti. Aşağıdaki ayet bu konuda bizi aydınlatmakta dır.       Allah benim de Rabbim sizin de Rabbiniz. Ona kulluk edin. Budur doğru yol.       3:51 Ancak İsa’dan hemen sonra İsa’nın bu mesajı dejenere edilerek onu ilahlaştırmaya, Tanrı oğlu gibi farklı ithamlar ile doldu taştı. Aziz Pavlus ile de yeni İsa figürü ortaya çalmaya başladı. Her grup kendi İsa figürü adı altında inciller yazmaya başladı. Özell

ALLAH’TAN BAŞKASI MI?

    Allah tek başına anıldığı an ahiret gerçeğini onaylamayanların kalpleri huzursuz olarak ürker. Fakat O’nun dışındakiler anıldığı zaman hemen yüzleri güler.     39:45 Uydurulan dini yaşayan İslam dünyası, diğer uydurulan bir din olan Hristiyanlık gibi Allah’ı yalnız başlarına anmazlar. Örnek vermek gerekir ise; camilerde ibadetlerden önce ya da hutbelerden önce Muhammed peygamber anılır. Bu durum kilisedeki durum ile aynıdır. Onlarda İsa peygamberi ibadetlerine başlamadan anarlar ve bitirirler. Uydurulan dini yaşayan bu iki din arasında az olmakla beraber aslında pek bir fark yok. İslam dünyası Muhammed peygamberden sonra “sahabe,imamlar,hocalar” vb gibileri de dualarına ortak ederler. Aynı Katolik inancındaki gibi İsa’dan sonra “Meryem,azizler,rahipler” vb gibileri dualarına ortak ederek bir bakıma Allah’a ortak koşmaktadır bu iki inanç. Aşağıdaki ayet bizlere bu gerçeği çok iyi yansıtmaktadır. Allah’tan başka aşağısından çağırdıkları kişiler hiçbir şey yaratamazlar,ak

NE DEDİĞİNİ BİLİYOR MUSUN?

Ey iman edenler! Sarhoşken, ne dediğinizi bilinceye kadar, yolcu olanlar hariç cinsel ilişkiden sonra yıkanıncaya kadar salata yaklaşmayın..... 4:43 Ülkemizde ve bütün dünyada namaz bilindiği üzere Arapça bir dil ile kılınmakta. Evlerimizde ve camilerde okunan Kuran da aynı şekilde Arapça okunmaktadır. Yukarıda bahsedilen ayette Rabbimiz sarhoşluk anından sonra kendimize gelene kadar Namaza yaklaşmamamızı emrediyor. Ancak baktığımız zaman bu ayet mükemmel bir şekilde bizlere namazda ne dediğimizi anlamamız gerektiğini belirtiyor. Sarhoşluk olarak belirtilen bu ayette Rabbimiz bizlere sarhoş örneğini vererek aslında onunla iletişime geçme aracı olan Namazı anlamamız ve onunla kendi dilimizde iletişime geçmemizi belirtiyor. Namaz, Allah ile iletişime geçmenin en kolay yoludur. Günde 5 defa Allah ile iletişime geçeriz. Ama sorulması gereken soru şu; Bu iletişimden ne anlıyorsun? Aşağıdaki ayet bizlere Allah ile kendi dilimizde iletişime geçmemizin önemini çok iyi anlatıyor.

GERÇEK SALAVAT

ALLAH ve melekleri peygamberi salat etmektedir(desteklemektedir). Ey gerçeği onaylayanlar siz de onu salat edin(destekleyin, )gereken saygı ve itaati gösterin. 33:56 Günümüzde İslam dünyası bu ayeti delil olarak göstererek Muhammed Peygamberin ismi anıldığı zaman ardından ona “Sallallahu aleyhi vesselam” demektedirler. Hatta camilerde ona özel olarak namazlardan sonra bayramlarda ve Kandil gecelerinde onu uzunca bu şekilde anarlar. Tabi bu anma olayı 7. Surenin 29. Ayeti ile çelişir... De ki: «Rabbim bana adaleti emretti. Her mescidde yüzünüzü O’na doğrultun ve dini yalnız kendisine has kılarak O’na yalvarın. İlkin sizi yarattığı gibi yine O’na döneceksiniz. Tekrar salavat konusuna dönersek ayetin başında da Allah’ın ve meleklerin de onu salat yani desteklediğini görüyoruz. Kuranda 4 yerde isim olarak Muhammed geçiyor ve ardından (SAV) geçmez. Buradaki salat yani destek peygambere olan yardım desteği. Savaş zamanı da melekler ile desteklendiğini de hatırlatalım. B

GELENEK Mİ DİN Mİ?

Onlara, “ALLAH’IN indirdiğine uyun,” dense, “Hayır, biz atalarımızın izlediği yolu izleriz,” derler. Peki, ataları bir şey düşünemeyen ve doğru yolu bulamayan kimseler olsalar da mı?  (2:170) Gelenekleri yıkmak, insanlara özgürlük vermek için inen bir din ne yazık ki Muhammed Peygamberin ölümünden sonra tekrar güç toplayarak dini yenmeyi başardı. Bu konuda bizi şu ayet aydınlatıyor. Muhammed sadece bir elçidir ve ondan önce de nice elçiler gelip geçmiştir. Ölür yahut öldürülürse geriye mi döneceksiniz. Dönekler ALLAH'a hiç bir zarar veremez. ALLAH şükredenleri ödüllendirecektir  (3:144) Maalesef ki öyle oldu. O öldükten sonra bu din geleneklerin altında kaldı. Geleneksel bir din haline dönüştü. İnsanların özellikle din adamlarının elinde iktidarın istediğine uygun bir din yaratıldı. Bu geleneksel dinin en çok zarar göreni ise kadınlar oldu. Toplumsal hakları ellerinden alındı. Kişilik ve özgürlük hakları yok edildi. Çalışması,konuşması,bakması neredeyse yaşamsal tüm fo

NEDEN DEĞİŞTİRİLDİ

Peygamberimizin ölümünden kısa bir süre sonra inen dini beğenmeyenler yavaş yavaş eski ve yeni kültürlerini inen dinin üstüne çıkarmaya başladılar. Allah’ın göndermiş olduğu din değiştirilmeye başladı. İki yüz yıl sonraları kültürel güç dini aşağı çekmeye başladı. Tabi bazı konular kültürlerine ters geldiği için bir şeyler yapmaları gerekiyordu. Tevrat ve incil gibi Musa ve İsa Peygamber ile gelen barış dini birden bire Haham ve papazların eline bir araç olarak keyiflerine göre kitapları değiştirip bu Allah kelamı diye dini sömürdüler. Konumuza dönersek, Kuran’ı değiştiremeyeceklerini bilen bu gruplar gözlerine Muhammed Peygamberi kestirdiler. Onun Peygamberliğini kullanarak sanki o söylemiş gibi ona hitaben sözler uydurmaya başladılar. Kendi kültürel,yöresel ve politikal sistemlere uydun kendi yararlarına gelebilecek şekilde hadisler uydurarak istedikleri dini yaratmayı başardılar. Bu yüzden şu an yaşanılan İslam dini maalesef ki politik,kültürel oyunların en büyük oyuncağı oldu...